10216,2%0,57
32,20% 0,11
35,07% -0,01
2469,04% 0,07
3965,60% 0,77
Doğan Trend’in sponsor olduğu “Mobilitenin Yarını” oturumunda dünyada yükselen yeni trendlerin sektörü nasıl şekillendireceği ve toplumun yeni talep ve beklentilerini karşılayan stratejiler masaya yatırıldı.
Doğan Trend’in sponsor olduğu “Mobilitenin Yarını” oturumunda dünyada yükselen yeni trendlerin sektörü nasıl şekillendireceği ve toplumun yeni talep ve beklentilerini karşılayan stratejiler masaya yatırıldı.
Moderatörlüğünü Doğan Dış Ticaret Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Haşim Işık’ın yaptığı oturuma Fark Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahu Serter, Renault Grup Türkiye CEO’su ve Oyak Renault Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Doğu, İspark Genel Müdürü Hakan Orhun, Doğan Holding Otomotiv Grubu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Kağan Dağtekin ve Wallbox Satıştan Sorumlu Başkan Moises Barea katıldı.
Ahu Serter: “Önümüzdeki 10 senede 25 otomobil üreticisi yarıya düşecek”
Fark Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahu Serter: “Önümüzdeki 10 senede dünyada 25 otomobil üreticisinin yarıya düşmesi bekleniyor. Biz de ‘Müşterilerimiz azalıyor, yeni müşterilerimiz kim olacak?’ diye düşünmeye başladık. Her şey doğru soru sormakla başlıyor. Biraz yatırım yapalım ve biraz da dünya ne yapıyor görelim diyoruz. Geleceği aramayı rahat bıraktık ve farklı farklı şeyler denedik. Hepimiz aynı şeyleri, yani yatırımları konuşuyoruz aslında ama bazı şeyleri birlikte yapmak, bizi iyileştirecek bir faktör. Herkesi kapsamak, birlikte iyileşmenin önemli bir adımı” dedi.
Hakan Doğu: “Yeni mobilite araçları artık 4 tekerlek takılmış cep telefonu”
Renault Grup Türkiye CEO’su ve Oyak Renault Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Doğu: “Sadece otomobil değil bütün taşıtlarda değişim söz konusu. Otomobil özelinde bakarsak iki fonksiyonu vardır: Sizi bir yerden bir yere taşıyan araç, ikincisi de özgürlük. Bir yerden bir yere taşıyan bağlamında, toplu taşıma da olabilir özel aracınız da olabilir. Bu çerçevede otomotivin bir değişikliği yok. Son yıllarda birçok değişim yaşandı. Akaryakıttan, içten yanmalı hibrit motorlar ve elektrikli araçlar olarak dönüşüm söz konusu. Bunun daha ilerisinde hidrojen yakıtlı araçlara geçeceğiz. Bunda amaç, karbon salınımını azaltmak. Karbon salımını düşürmezsek, dünyanın başına gelecek felaketler malum. Sonuçta elektrikten dönüş yok gibi gözüküyor. Hibrit araçlara örnek vermek gerekirse, 4 tekerlek takılmış cep telefonundan bahsedebiliriz. Burada en önemli nokta yazılım. Cep telefonundan ne dönüş alıyorsanız, bundan çok daha fazlasını hibrit araçlardan alabileceğiz. Sizin kullanım profilinize göre iyi kullanırsanız az sigorta, kötü kullanırsanız çok sigorta ödeyeceksiniz. Bu teknoloji ile beraber maddi hasarlı ve ölümlü kazalarda azalma olacak. Yazılım olmasaydı biz bunu yapamazdık. Otonom araçlar artık bir hayal değil gerçek. Dünyadaki kazaların yüzde 95’i insan kaynaklı. Önümüzdeki yıllarda klasik teknolojiler kalırken yepyeni teknolojilerin çok fazla ayrıştığını göreceğiz” dedi.
Hakan Orhun: “İstanbul’un ihtiyacını bilimsel olarak tanımladık”
İspark Genel Müdürü Hakan Orhun: “İspark, günde 150 bin araca ev sahipliği yapıyor. Baktığımızda İstanbul için çözülmesi gereken en önemli problem trafik. Planlamadan başlarsam, burada aslında bunu planlamak çok önemli. Bizde bütün datalar var. Bu mobilite datasından yola çıkarak biz İstanbul’u gritlere ayırarak, ne durumda olduğumuzu planladık. Artık İstanbul’un en azından bilimsel ihtiyacı net olarak tanımlandı. O yüzden oradaki planlamayı da bilimsel olarak götürüyoruz. İşletme tarafından bakıldığında artık İspark’ı dijitalleştirmemiz ve otomasyonla yönetmeye geçmemiz gerekiyor” dedi.
Kağan Dağtekin: “Şu anda teknoloji sayesinde çok hızlı ve değiştirici süreç yaşıyoruz”
Doğan Holding Otomotiv Grubu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Kağan Dağtekin: “Türkiye’de ve dünyada rekabetin oldukça hat safhada olduğu malum. Açıkçası yüz yıl öncede, 1900’lerin başında, dünya otomotiv sektörü, at arabasından içten yanmalı motorlara geçişle oluşmaya başladı. Ford bu dönüşümü başlattı. Aradan uzun süre geçti ve biz şu anda çok daha hızlı ve değiştirici bir dönüşümü teknoloji sayesinde yaşıyoruz. Mobilite dediğimizde bugün kıtalararası seyahat yapan gemilerden, uçaklardan, şehirlerde kullandığımız otomobillere ve scooter’lara kadar çok geniş bir alandan bahsediyoruz. Ve yaşadıkça kelimeler kendi anlamını buluyor. Bugün mobilite dendiğinde şehir içindeki hayatımızı etkileyen yeni ulaşım çeşitliliğinden bahsediyoruz” dedi.
Moises Barea: “Türkiye pazarı elektrikli ve hibrit araç satışında iyi bir potansiyele sahip”
Wallbox Satıştan Sorumlu Başkan Moises Barea: “Bu endüstri çok hızlı büyüyor. Daha önce iklim değişikliği gibi birçok konu konuşuldu. Mobilite konusunda bunlar önemli. Türkiye pazarında son altı aydır satışların yüzde 1'ini elektrikli veya hibrit araçlar oluşturdu. İyi haber şu ki Türkiye'de bu alanda çok iş potansiyeli var. Her pazarın değişik hızı var ve bu hız da 3 ana konuya dayanıyor: Otomotiv endüstrisi, altyapı ve hükümetler. Otomobil üreticilerine bakarsak, geçmişte olanla bugün olan arasındaki fark, kilometre mesafeleri kısaydı ve standart yoktu. Bugünlerde her bir otomobil üreticisinin planı var. Çoğu elektrikli araç modelleri üretmeyi planlıyorlar ve bunu yapmak istediklerinden değil, hükümetlerin yönetmelikler çıkarması ve bazı cezalar getirmesi dolayısıyla” dedi.
