Tarih: 31.08.2022 12:25

Kılıçdaroğlu Samsun'da

Facebook Twitter Linked-in

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun'da partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından bazı satır başları şöyle:

'Önemli bölgedeyiz aslında bu bölge bizim açımızdan da bütün dünya açısından da çok önemli. Neden bütün dünya açısından da çok önemli çünkü verdiğimiz mücadele bütün mazlum milletlere örnek bir mücadeleydi. Ve onlar bizim verdiğimiz mücadeleyi örnek alarak kendi ülkelerinin bağımsızlığı için mücadele ettiler. Yarın 1 eylül balıkçılar çıkıyorlar onlara vira diyelim. Onlara bereketli günler dileyelim. Onların da büyük sorunları var. Sinop milletvekilimizi görevlendirdim Hopa’dan başla Barış Bey dedim Hopa’dan başla Samandağa kadar git. Bütün balıkçıları gez balıkçıların sorunlarını getir. Parlamentoda da gündeme getirelim diye. Gezdi, çalıştı. Hiç kimse endişe etmesin. Ben bu ülkenin beşli çetesine talip değilim. Bu ülkenin varsılarına talip değilim. Ben bu ülkenin fakirine fukarasına, sorunlarına talibim. Herkesin sorunlarını çözmek için mücadele edeceğim. Herkesin sorunlarını çözme konusunda irade ortaya koyarsak o zaman ülke gerginlikten kurtulur, ülkeye barış egemen olur, ülkeye huzur egemen olur, ülkede herkes kazanır. Alın terinin değeri bilinir. Bu çerçevede hareket etmek lazım. 
Samsun sorunlarımız var biliyorum onlara da geleceğim. Çiftçinin her sorununu biliyorum, üreticinin her sorununu biliyorum, esnafın her sorununu biliyorum ama sorunu bilmek yetmez nasıl çözeceğinizi de anlatmanız lazım. Vatandaşa güven vermek için nasıl çözeceğini de anlatmanız lazım. Şöyle bakın söylediğimiz her sorunun mutlaka cevabını söylüyorum. Nasıl çözülmesi gerektiğini ifade ediyorum. çiftçinin sorunu mu var biliyorum. Burada yıllardır çalışan şeker fabrikasının yıllardır anahtarına kilit vurulduğunu da biliyorum. O fabrikanın çalışması gerekiyor onu da biliyorum. 34 yıl sonra Türkiye yurt dışından şeker ithal etti Allah aşkına şeker pancarı ekecek çiftçimiz mi yoktu, şeker pancarı ekecek toprağımız mı yoktu, şeker pancarını işleyecek fabrikamız mı yoktu hepsi vardı çetelere çalıştılar.

Bafralılar size sözüm var sözüm beşli çetelerin burnundan getireceğim. Paraları götürüyorlar o paraların tamamını getireceğim. Alıyorlar paraları vakıf ayaklarına bir vakıf Türkiye’de, bir vakıf ayağı Amerika’da buradan oraya milyon dolarları götürecekler Bay Kemal de bunları izleyecek yemezler o paraların tamamını getireceğim. Çünkü benim davam hak davasıdır, benim davam kul hakkı yiyenlerle mücadele davasıdır. Benim davam sıradan bir dava değildir benim davam alın teri davasıdır. Kim alın teri döküyorsa onun hakkını hukukunu ona teslim etme davasıdır. Benim davam beşli çetelerle mücadele davasıdır. Benim davam haramilerden bu memleketi temizleme ayıklama davasıdır o nedenle benim mücadelem sizin mücadelenizdir. Bu mücadeleyi beraber ve birlikte yapmak zorundayız. Çiftçi kardeşim üretiyor Hollanda toprak olarak Konya’dan küçük ama Hollanda’nın yıllık tarım ürün ihracatı Türkiye’nin 5 katı niye biz ihracat yapmıyoruz niye üretmiyoruz neyimiz eksik çiftçimiz mi eksik? var toprağımız mı? dünya kadar var güneşimiz mi? var suyumuz mu hepsi var niye dışarıdan saman ithal ediyoruz, et ithal ediyoruz, mercimek ithal ediyoruz, buğday ithal ediyoruz ve şimdi tütün ithal ediyoruz dışarıdan eskiden tütün ihraç ederdik şimdi tütün de ithal ediyoruz. Bütün bu gerçekleri bilerek sandığa gitmenizi istiyorum. Bütün bu gerçekleri bilerek sandığa gidip vicdanınızın sesini dinlemenizi istiyorum.

Ön yargılarınızdan arınmanızı istiyorum. Ön yargılardan arınıp beraber birlikte bu güzel ülkeyi yeniden inşa edeceğiz. Çiftçi kardeşim mazot dünyanın parası geldi. Dünyanın zammı geldi. Sana kırmızı vereceğim kardeşim kırmızı mazot ÖTV’siz ve KDV’siz. Denizdeki yata hangi fiyattan veriyorsan traktöre  de aynı fiyattan vereceksin çiftçiye de aynı fiyattan vereceksin.
Hiç endişe etmeyin bu sadece birisi kırmızı mazot vereceğiz alacaksınız.

İki havza bazlı üretim yapacağız. Yani Türkiye’de kim neyi ekecek kaç dönüm ekecek bunun planlanması lazım. Planlanmadan olmaz. Genelde şöyle oluyor bakıyoruz bu sene soğan çok iyi hep beraber soğan ekiyoruz ertesi sene hep beraber batıyoruz. Şimdi havza bazlı planlama hangi toprakta hangi arazide hangi il ney ekecek o planlanacak ve bir yıl sonra kaç liradan asgari devlet ona alım garantisi verecek bunların hepsi bilinecek. Havza bazlı planlama yaptığımız zaman Türkiye’nin gerçeklerini bileceğiz üretim artışı sağlayacağız. Fazla üretimimizi ihraç edeceğiz alıcısı olmasa dahi Afrika’da  pek çok fakir fukara insan var devlet var.  Türkiye’nin itibarı için onlara göndereceğiz. Onlar alacaklar tüketecekler. Türkiye’nin ne kadar hayırsever iyilikçi bir ülke olduğunu bilecekler. Bunları yaparken formülümüz şu çiftçi kardeşim şu formülü unutma maliyet artı makul kar eşittir taban fiyat. Ne demek bir dönüm araziniz ne ekiyorsunuz ayçiçeği buğday nohut neyse ekiyorsunuz  dönümün maliyeti belli çağıracağız ziraat odası birliği başkanını, ziraat mühendisleri odalarını çağıracağız .

Kardeşim bunun maliyetini bul sulu arazi susuz arazi neyse dönüm maliyeti çıktı mı maliyet tamam üstüne makul kar nedir.  Bu işin makul karı yüzde 10’dur 15’dir bilmiyorum makul karı ilave edeceğiz diyelim ki 100 liraya mal ettin yüzde 20 kar eşittir 120 lira oldu. 120 liranın üzerinde sizden biri gelip alıyorsa alsın 150’ye ihraç ediyorsa edin ama 120’nin altına düştüğünde devlet diyecek ki bir dakika onu ben satın alacağım çiftçi zarar  etmeyecek alın teri yere düşmeyecek dökülmeyecek diyeceğim. Bunu şunun için diyorum Cumhuriyetin kuruluşunda bu felsefe vardı Toprak Mahsulleri Ofisi bunun için kuruldu Fiskobirlik bunun için kuruldu TARİŞ bunun için kuruldu. Çiftçi Birlikleri bunun için kuruldu. Şimdi batının egemen güçleri dediler ki siz tarımla uğraşmayın niye tarımlar uğraşıyorsunuz biz size daha ucuz veririz dediler. Biz de toprakları ekmemeye başladık çiftçiyi cezalandırmaya başladıkça, fiyatını vermemeye başladık her şey ateş pahası oldu. Pandemi bize bir gerçeği hatırlattı tarım stratejik sektördür. Tarımdan vazgeçen dünyada hiçbir ülke yoktur. İnsan varsa bir canlı varsa her halükarda bunların karnının doyurulması lazım kim doyuracak çiftçi doyuracak. Demek ki çiftçi milletin efendisi Gazi Mustafa Kemal boşuna dememiş çiftçi milletin efendisi diye. Hala biz iktidar sahipleri Mustafa Kemalin değerini yeteri kadar anlamış değiliz.

Sadece bunları mı yapacağız hayır bir şey daha var. Kırsalda çalışan kadınların tamamı gençlerin tamamı sigortalı olacak sigorta primlerini devlet ödeyecek. Yani sizin iki çocuğunuz varsa eşiniz varsa onlar tarlada çalışmak suretiyle veya hayvancılık yapıyorlarsa üretimde çalışmak suretiyle görevlerini yapsınlar onların sosyal güvenliklerini siz değil devlet olarak biz ödeyeceğiz. Siz hariç onu siz ödeyeceksiniz kendinizinkini. Demek ki üreticiyi desteklerseniz beklediğinizden çok daha iyi verim alırsınız, çok daha iyi sonuçlar alırsınız ve Türkiye ele güne muhtaç kalmaz. Eğer sizin seçtiğiniz iktidar yaptığınız Tarım Bakanı Fransa’ya gidip Fransa tarımına yaptığı katkı nedeniyle nişan alıyorsa demek ki bir sorunumuz var. Tarım Bakanlığı internet sitesine de koydular. Dediler ki Fransız tarımına en büyük desteği veren Mehdi Eker Fransız tarımına yaptığı katkı dolayısıyla ödül aldı. Buradan Türkiye’yi çekip çıkartacağız sorunlarını biliyoruz alacağız ve çekip çıkartacağız. Üretimden yana alın terinden yana politikalar oluşturacağız ve göreceksiniz çok kısa süre içinde Türkiye toparlanacak biz bunları yapacağız.

Tarım kanunu 21. Madde her yıl milli gelirim yüzde biri oranında çiftçiye destek verilir verilebilir değil vereceksin. Bugüne kadar verilmedi biz vereceğiz çünkü siz üretiyorsunuz. Çağıracağız Türkiye Ziraat Odaları Birliği başkanını çağıracağım bak diyeceğim bütçe burada çiftçi için milli gelirin yüzde biri oranında destek konmuş mu konmamış mı? Bakacak konmuşsa o zaman basına açılama yap de ki falan yılın bütçesi çiftçiye tarım kanununu 21. Maddesi dolayısıyla en az yüzde bir oranda teşvik konmuş.

Yeter mi yetmez bakınız tarımın yapıldığı yerlerde kırsal alanlarda sadece imam kardeşlerimiz görevli öğretmen yok okullar yok okullar kapandı. Okulları açacağız öğretmen de olacak. Ayrıca o kırsal kesimde hayvancılık yapılıyorsa veteriner olacak. Tarım yapılıyorsa toprak işleri yapılıyorsa ziraat mühendisleri ziraat teknisyeni olacak, toprak analizleri yapılacak, hayvanların aşılaması yapılacak. Bunları kim yapacak sosyal devlet yapacak. Bu aynı zamanda istihdam yaratmak demektir. Kırsalda istihdam yaratıyorsunuz. Ziraat mühendisine iş yaratıyorsunuz ziraat teknisyenine istihdam yaratıyorsunuz veterinerine istihdam yaratıyorsunuz bunların tamamı üretici için çalışıyor üreten için çakışıyor. Allah nasip ederse iktidar olduğumuzda ilk bir hafta içinde sizin bankalardan ve tarım kredi kooperatiflerinden çektiğiniz kredilerin faizlerini tak diye sileceğiz.
Esnaf için de esnafın da esnaf kefalet kooperatifinden veya bankalardan aldıkları kredilerin faizlerini sileceğiz diyeceksiniz ki parayı nereden bulacaksınız. Beşli çete nerede? Milyarlar götürdüler. Milyar derken milyarlar Türk lirası değil milyar dolarlar götürdüler. Bu kardeşiniz onların tamamını keseceğiz. O paranın tamamını kim üretiyorsa başımın üstüne çiftçi üretiyorsa başımın üstüne. Havadan para kazananlar ve kul hakkı yiyenlerle benim hesaplaşmam var onları ayrı bir yere koyuyoruz. 

Sizin pek çok sorununuz var biliyorum. Eğer üretirseniz yem sorun olmaktan çıkar. Bakın gübre fiyatı diyor ki tepedeki zat diyor ki tarım kredi kooperatifinin alışveriş merkezlerinde fiyatları indirdik. 10 kuruş 15 kuruş neyse yalan veya doğru. Kardeşim sen indiriyorsan tarım kredi kooperatifine ait Gübre Taş var gübre fabrikası var. Gübre fiyatını düşür çiftçi de ucuza alsın. Düşürmüyor. O sanıyor ki Bay Kemal bunları takip etmiyor. Hepsini biliyor. Hepsini. Bu ülkenin hayrına ne gerekiyorsa hepsini yapacağız. En ufak endişeniz olmasın.

Ben beşli çete derken aslında bunu bir espri olarak söylemiyorum bir devlet bu kadar soyulamaz. Siz iş alıyorsunuz devletten eyvallah kar da edebilirsiniz zarar da eyvallah. Herhangi bir müteahhit ihaleye girmiştir fiyat almıştır kar eder zarar eder. Ama bunlara ayrıcalık tanınıyor. Bunlara deniyor ki sana garanti vereceğim. Asla iflas etmeyeceksin aslında zarar etmeyeceksin. Garantiyi ne üzerinden veriyorum Amerikan doları veya Avrupa Birliği parasından vereceğim diyor. O ülkelerde enflasyon varsa o ülkenin enflasyon farkını da vereceğim diyor. Oradaki enflasyonun bizimle ne ilgisi var. Bizim cebimizdeki paralar oralara gidiyor. Bunları anlatıyorum dilimin döndüğü kadar anlatıyorum. Siz de anlatın. 

Ben bugün Bafra’dayım oyumuzun en düşük olduğu bir kentteyim. Özellikle burayı seçtim özellikle buraya geldim özellikle Vezirköprü’ye gittim. Özellikle oradaki insanlarla konuştum. Çünkü bizim bir yanlışımız vardı. Sıcak samimi kurmadık zamanında o ilişkiyi kurmak istiyorum. Biz doğruları anlatıyoruz. Bize her türlü iftira yapılır. Biz gezip anlatabilseydik onlar bunu söyleyemezlerdi. İlk bir hafta içerisinde katar ordusuna verilen tank palet fabrikasını alacağız yeniden türk ordusuna vereceğiz. GATA’yı şanlı ordumuza vereceğiz.
Süleyman şah türbesini kendi toprağımıza götüreceğiz göndere bayrağı dikeceğiz ve şerefiyle o bayrak orada dalgalanacak.'
Hibya Haber Ajansı




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —