Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na bir mektup yazarak, “uluslararası desteğin sağlanması için acil hareket etme” talep etti. “Geçmişte teşriki mesaide bulunduğum bazı liderlerle temasa geçerek saldırıların durdurulması yönünde girişimlerde bulunduğunu” belirten Davutoğlu ise Haniye’ye yanıtında “Filistin halkının tüm meşru haklarını elde edene kadar haklı davalarına olan desteğimizi sürdüreceğiz” dedi.
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nu mektup yazdı.
"NET VE KESİN TAVRIN ALINMASI ÇAĞRISI"
Haniye, mektubunda; İsrail’in saldırıları ile ilgili bilgiler verdi. Haniye, “İşgal gücü Yahudi mahallesi kurmanın ön aşaması olarak, haksızca Şeyh Cerrah Mahallesi’nde mukim 28 Filistinli aileye, zorunlu göç kararı çıkararak, işgal altındaki Kudüs şehrini kontrol altına alma, demografik değişiklik gerçekleştirme ve şehri tamamen Yahudileştirmeye yönelik stratejisini giderek pekiştirmektedir” dedi. Haniye, “İbadet vecibelerini yerine getirmek isteyen cemaate engel olmak için mübarek Mescid-i Aksa’nın ana kapılarından olan Amud kapısına ulaşan merdivenleri kapatma suretiyle, Mescid-i Aksa’yı mekan ve zaman olarak bölme stratejisini tırmandırmıştır” dedi.
“Sizlerden işgal gücünü bağlayacak alttaki net ve kesin tavrın alınması, Arap İslam ve uluslararası desteğin sağlanması için acil hareket etme talebinde bulunuyoruz” diyerek taleplerini şöyle sıraladı:
- Abluka altındaki Gazze’ye karşı İsrail terörünün ve saldırılarının hemen durdurulması,
- İşgal altındaki Kudüs’e ve halkına yönelik tüm ihlallerin durdurulması,
- İşgal gücünün elinin tamamen Mescidi Aksa üzerinden çektirilmesi”
Ahmet Davutoğlu, Haniye’nin mektubuna, yazdığı mektupla yanıt verdi. Filistin mücadelesine desteğini bir kez daha dile getiren Davutoğlu, mektubunda özetle şunları söyledi:
“İsrail saldırılarının başladığı ilk andan itibaren, bir yandan açık ve net mesajlarla ulusal ve uluslararası kamuoyuna seslendim. Diğer yandan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na ve hükümete atılması gereken adımlar konusunda somut teklifler ve çağrılarda bulundum.
Şunu gururla ifade etmek isterim ki, milletimiz bu kritik süreçte bir bütün olarak sizin ve Filistinli kardeşlerimizin yanında durmuştur. Farklı partilere mensup siyasi liderler ise görüş̧ ayrılıklarını bir kenara bırakarak Filistinli kardeşlerimizle omuz omuza vermiştir.
Ayrıca, geçmişte teşriki mesaide bulunduğum bazı liderlerle temasa geçerek saldırıların durdurulması yönünde girişimlerde de bulundum. Bu saldırılar esnasında küresel alanda ortaya çıkan dayanışma bizler için umut verici olmuştur. Son donemde İslam dünyasında yaşanan zaafları istismar etmeye çalışan İsrail’e karşı insanlık vicdanını harekete geçirmek yönündeki çabalarımızı artırmamız gerekmektedir.
Bu zorlu süreçte bizi memnun eden diğer bir husus ise 1948 ve 1967 işgal bölgelerindeki farklı siyasi akımlara mensup Filistinli kardeşlerimizin omuz omuza vererek eş zamanlı bir şekilde harekete geçmiş̧ olmalarıdır. Esasen bütün bu çabalar bizim için vazgeçilemez ve ertelenemez bir görevdir. Nakba'nın başlangıcından Şeyh Jarrah mahallesine yapılan saldırılara ve Gazze'ye yönelik savaşa kadar El Aksa ve Filistin'i desteklememiz Filistin ve Türkiye’nin kardeş̧ halkları arasındaki tarih ve inanç bağının bir gereğidir.
Bu saldırılar sürerken Filistin’deki ve Gazze’deki kardeşlerimizin yaşamakta olduğu zor durumu bizzat oradaymış gibi iliklerime kadar hissettim ve derin bir hüzün duydum.
“FİLİSTİN HALKININ HAKLI DAVALARINA OLAN DESTEĞİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Gelecek Partisi olarak bizler, Şeyh Jarrah ve diğer Filistin mahallelerine yapılan saldırıları ve Gazze'ye karşı yapılmış̧ savaşta dökülen Filistinlilerin kanını durdurmak ve yaralarını sarmak için mevcut imkanlarımızı kullandığımız gibi bundan sonra da Filistin halkının tüm meşru haklarını elde edene kadar haklı davalarına olan desteğimizi sürdüreceğiz.”
