Tarih: 27.09.2023 18:41

Gut hastalığı Nedir, Nasıl tedavi edilir?

Facebook Twitter Linked-in

Eklemlerde biriken ürik asit kristallerinin, eklemlerde iltihaplanma oluşturmasıyla karakterize

olan romatizmal bir hastalıktır. Vücudumuzdaki atık maddeler (özellikle proteinler), ürik aside

dönüştürülerek vücuttan atılır. Kandaki ürik asit seviyesi çok fazlaysa, yani üretimi çok fazla

ya da atılımı çok az ise bu ürik asit; doku aralıklarından sızarak eklemlerde ya da kaslarda

ürik asit kristalleri şeklinde birikebilir. Bu biriken kristaller eklemde iltihaplanma oluşturarak,

Gut hastalığına yol açarlar. Bu fazla olan ürik asit eğer böbreklerde birikirse, o zaman da

böbrek taşlarına neden olurlar.

Gut hastalığının daha çok erkeklerde görülmekle birlikte kadınlarda da özellikle menopoz

sonrası daha çok rastlandığını kaydeden Therapy Sport Center Fizik Tedavi Merkezinden

Uzman Fizyoterapist Leyla Altıntaş, hastalığın belirtilerine dair şunları söyledi:

“Hastalığın belirtileri arasında ağrı, şişlik, kızarıklık, ısı artışı ve hareket kabiliyetinde azalma

vardır. Özellikle, gece sabaha doğru başlayan şiddetli ağrı, hastayı uykusundan uyandıracak

derecededir. Ağrılı olan eklemde hassasiyet çok fazladır ve sadece o bölgeye parmak ucuyla

dokunma bile ciddi ağrı oluşturur. Gut hastalığında sıklıkla ayak baş parmak eklemi tutulumu

görülürken, bilek, diz, dirsek, el parmak eklemleri tutulumuna da rastlanmaktadır.” dedi.

Gut hastalığı nedenleri nelerdir?

Gut hastalığının nedenleri hakkında bilgiler veren Uzman Fizyoterapist Leyla Altıntaş, şunları

anlattı: “Hastalığın en yaygın nedenleri arasında aşırı et tüketimi ve alkol tüketimi (özellikle mayalı

içecekler) vardır. Fakat bunların yanı sıra, genetik faktörler, geçirilen sistemik hastalıklar,

cerrahi operasyonlar, metabolik hastalıklar, kullanılan bazı ilaçlar, ekleme alınan travmalar,

aşırı kilolu olmak da risk faktörleri arasında sayılabilir. Gut Hastalığı tanısı çok kolay

konulabilen bir hastalık değildir, diğer eklem artritleriyle karıştırılabilir. Detaylı muayene ve

anamnez alınması önemlidir. Ayırıcı tanı için bazı kan tahlilleri, eklem ve kas ultrasonografisi

ve MR gibi yöntemlere başvurulabilir. Tam teşhis konulabilmesi için etkilenen eklemden

sinovyal sıvı alınır ve bunun mikroskobik incelemesi yapılarak içerisindeki ürik asit kristalleri

araştırılır. Gut hastalığı akut ataklarla seyredebildiği gibi bu atakların arasındaki süre azalır

ve hastalık tedavi edilmezse eklemlerde kalıcı hasarların oluştuğu kronik evreye geçiş

olabilir. Eklemlerin etrafında kalıcı şişlikler (Tofüs) oluşabilir. Bu gibi durumlar, kişinin hem

sürekli olarak ağrı çekmesine, hem de günlük yaşamda yaşam kalitesinin düşmesine yol

açabilmektedir.” diye konuştu.

Gut hastalığı tedavisi nasıl olur?

Gut hastalığının tedavisinde öncelikli olarak hastanın beslenmesinin büyük önem taşıdığının

altını çizen Uzman Fizyoterapist Leyla Altıntaş, konuşmasına şöyle devam etti:

“Günlük tüketilen protein seviyesi mutlaka kontrol altında olmalı, alkollü ve mayalı

içeceklerden uzak durulmalıdır. Bu konuda diyetisyen desteği çok önemlidir. Akut alevlenme

dönemlerinde mutlaka etkilenen eklem istirahate alınmalı ve gerekli antienflamatuar tedavi

düzenlenmelidir. Kandaki yüksek olan ürik asit seviyesini düşüren ilaçlar, romatoloji

uzmanları tarafından hastaya reçete edilir. Bu ilaçların da düzenli bir şekilde kullanımı

önemlidir. Bol su tüketimi, bu hastalıkta önemli rol oynamaktadır. Akut atakların geçtiği

süreçte, hafif egzersizlerle kişiler yaşam kalitesini artırmaya çalışmalıdır. Akut dönemde fizik

tedavi ve rehabilitasyon uygulamalarından elektroterapi ve soğuk uygulamaları ile ağrı ve

ödem kontrol altına alınabilmekte ve oluşan şişliklerin ve hareket kısıtlılıklarının kalıcı olması

önlenebilmektedir. Akut dönem geçtikten sonra ise, önce basit egzersizlerle daha sonrasında

kademeli artan egzersizlerle eklem hareket kabiliyeti ve kas gücü arttırılabilir. Her zaman

olduğu gibi yaralanma olduktan sonra tedavi etmekle uğraşmak yerine, sağlıklı olduğumuz

dönemde koruma yöntemlerine başvurursak, yaşam kalitemizi bozmadan hayatımıza devam

edebiliriz. Doğru beslenme ve doğru egzersiz programı yaşam kalitemizi arttıracaktır.”

şeklinde konuştu.
MHA




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —