Mithat ÜNAL-Anadolu’nun Barış Kenti Anamur’un Barış Sembolü. Adını Anemurium Antik kentinden kentinden alan Anamur, geçmiş tarihte, barışın da başladığı yerlerden birisi olmuştur.
Anadolu’nun en güney noktasını oluşturan Anamur burnunda Ören beldesinde yer alan Anemurium’u içine alan Örenlerin yer aldığı tepe Anamur’a 6, Mersin'e 226 kilometre uzaklıktadır.
Antik dönemde Strabon yazılarında Anemurium kentinden söz etmişti. 19. yüzyılda kent Akdeniz kıyılarının haritasını çıkarma göreviyle bölgeye gelen İngiliz kaptan Francis Beaufort tarafından incelendi.
Beaufort Karamanya adlı kitabında gerek kentin kalesini, gerekse kaledeki antik eserleri anlatmaktadır. 20. yüzyılda ise kent Kanadalı arkeologlar tarafından araştırıldı. 1960 yılında Toronto Üniversitesinden Elisabeth Alföldi ve 1998 yılında da British Columbia Üniversitesinden James Russell yüzey araştırmaları yaptılar. Bu araştırmalar ve muhtemel arkeolojik kazılarda gün ışığına çıkarılan Anamdolu Kaplanı ve Koyunun bir palmiyenin gölgesinde serinlediği bu figür, Anadolu da barışın simgesi olmuştur. Figürün üzerindeki yazının okunan kesimlerinde, bulunan ‘Anamurda Anadolu kaplanı ile koyun bir palmiye altında koyun koyuna yatacak bir çocuk ta bunları güdecek. Böyle bir barış olacak.’ İbaresi, bunun en net delili olarak kabul edilmiştir.
Kentin adına MÖ 4. yüzyıl liman listelerinde rastlanmaktadır. Birinci yüzyılda bütün bölge Roma İmparatorluğu adına Kommagene Kralı Julius Antiochus tarafından yönetiliyordu.
Ancak Anemurium daha sonra Roma İmparatorluğuna doğrudan bağlanarak Isauria eyaletinin bir parçası oldu. Kent 3. yüzyılda bir ara Sasaniler tarafından işgal edildiyse de daha sonra yeniden Roma yönetimine girdi. Isaurialı olan Bizans imparatoru Zeno zamanında ise parlak bir dönem yaşadı. Varlığını 7. yüzyıla kadar devam ettiren kent Arap akınları döneminde terk edildi. Bugün örenlerin yakınında Ören adlı bir belde vardır. Anadolu’nun barış kenti Anemurium, (Anamur) denize hakim bir noktada kale yer almaktadır. Yerleşim yerinde bir tiyatro, bir odeon, iki adet su hattı, su sarnıçları ile diğer bina kalıntıları vardır. Kale dışında ise geniş bir nekropol (mezarlık alanı) vardır. Beaufort evlerin harap hali ile mezarların gösterişinin çeliştiğini belirtmektedir. Ayrıca sonraki araştırmalar hamam ve kilise örenlerini de ortaya çıkarmıştır.